 alkışlarla kabul edilmişClick to Search alkışlarla kabul edilmiş |
| carried by acclamation |
|
aziz kabul etmekClick to Search aziz kabul etmek |
| saint |
|
başta kabul edilmiş teoremClick to Search başta kabul edilmiş teorem |
| lemma |
|
çaktırmadan kabul ettirmekClick to Search çaktırmadan kabul ettirmek |
| insinuate |
|
doğruluğunu kabul etmemekClick to Search doğruluğunu kabul etmemek |
| disavow |
|
düello davetini kabul etmekClick to Search düello davetini kabul etmek |
| pick up the glove, take up the glove |
|
düelloyu kabul etmekClick to Search düelloyu kabul etmek |
| pick up the gauntlet |
|
egemenliğini kabul etmeClick to Search egemenliğini kabul etme |
| homage |
|
emin olmadan kabul edilen olguClick to Search emin olmadan kabul edilen olgu |
| thing in itself |
|
gerçeği kabul etmekClick to Search gerçeği kabul etmek |
| come clean |
|
gülümsemeyle kabul etmekClick to Search gülümsemeyle kabul etmek |
| smile approval |
|
hata kabul etmezClick to Search hata kabul etmez |
| watertight |
|
hediyeyi kabul etmekClick to Search hediyeyi kabul etmek |
| accept a gift |
|
hemen kabul etmekClick to Search hemen kabul etmek |
| snap up |
|
herkesçe kabul edilmişClick to Search herkesçe kabul edilmiş |
| standard |
|
huzura kabulClick to Search huzura kabul |
| audience |
|
huzuruna kabul etmekClick to Search huzuruna kabul etmek |
| give audience to smb |
|
huzuruna kabul etmemekClick to Search huzuruna kabul etmemek |
| reprobate (allah) |
|
ısrarla kabul ettirmeye çalışmakClick to Search ısrarla kabul ettirmeye çalışmak |
| ram smth. down smb.`s throat |
|
iddiayı kabul etmekClick to Search iddiayı kabul etmek |
| admit a claim |
|
insanları oldukları gibi kabul etmekClick to Search insanları oldukları gibi kabul etmek |
| take people as they are |
|
ispatsız olarak kabul ettirmekClick to Search ispatsız olarak kabul ettirmek |
| postulate |
|
itiraz kabul edildiClick to Search itiraz kabul edildi |
| objection sustained |
|
itiraz kabul etmemekClick to Search itiraz kabul etmemek |
| take no denial |
|
itiraz kabul etmezClick to Search itiraz kabul etmez |
| unchallengeable, unchallenged |
|
itirazı kabul etmekClick to Search itirazı kabul etmek |
| sustain an objection |
|
kabulClick to Search kabul |
| agreed, done, it`s a bargain, thumbs up |
|
kabulClick to Search kabul |
| acceptance, acknowledgement, acknowledgment, acceptation, approval, admission, assent, receiving, reception, admittance, concession, recognition |
|
kabul edenClick to Search kabul eden |
| acquiescent, consentient, susceptive |
|
kabul eden kimseClick to Search kabul eden kimse |
| receiver |
|
kabul ederekClick to Search kabul ederek |
| agreeably, approvingly |
|
kabul edildiClick to Search kabul edildi |
| sustained |
|
kabul edilebilirClick to Search kabul edilebilir |
| acceptable, admissible, done, non objectionable, receivable |
|
kabul edilebilirlikClick to Search kabul edilebilirlik |
| acceptability, admissibility |
|
kabul edilemezClick to Search kabul edilemez |
| inadmissible, stiff, unacceptable |
|
kabul edilemez özürClick to Search kabul edilemez özür |
| lame excuse |
|
kabul edilenClick to Search kabul edilen |
| accepted, acknowledged, adopted, putative |
|
kabul edilirClick to Search kabul edilir |
| agreeable, acceptable, admissible |
|
kabul edilmekClick to Search kabul edilmek |
| be accepted, be approved of, gain admission, be admitted, take, pass muster |
|
kabul edilmelidir kiClick to Search kabul edilmelidir ki |
| admittedly |
|
kabul edilmemişClick to Search kabul edilmemiş |
| unrecognized, dishonoured (In British) |
|
kabul edilmezlikClick to Search kabul edilmezlik |
| inadmissibility |
|
kabul edilmişClick to Search kabul edilmiş |
| received, admitted, canonical, uncontested |
|
kabul edilmişClick to Search kabul edilmiş |
| sustained (itiraz) |
|
kabul edilmiştirClick to Search kabul edilmiştir |
| sustained |
|
kabul etmeClick to Search kabul etme |
| agreement, acceptance, acquiescence, adoption, avowal, intromission |
|
kabul etmeClick to Search kabul etme |
| take (vücut) |
|
kabul etmekClick to Search kabul etmek |
| turn thumbs up on |
|
kabul etmekClick to Search kabul etmek |
| honor, honour (In British), certify (çek) |
|
kabul etmekClick to Search kabul etmek |
| enfranchise (üyeliğe vb.) |
|
kabul etmek zorunda kalmakClick to Search kabul etmek zorunda kalmak |
| concede |
|
kabul etmemeClick to Search kabul etmeme |
| nonacceptance, refusal, disavowal, impeachment |
|
kabul etmemekClick to Search kabul etmemek |
| refuse, disapprove, decline, reject, disclaim, gainsay, repudiate, rule out, rule smth. out of order, wave aside |
|
kabul etmeyenlerClick to Search kabul etmeyenler |
| noes |
|
kabul ettiği gibiClick to Search kabul ettiği gibi |
| by one`s own admission |
|
kabul ettirmekClick to Search kabul ettirmek |
| sell smb. on |
|
kabul gören kimseClick to Search kabul gören kimse |
| persona grata |
|
kabul günüClick to Search kabul günü |
| at home |
|
kabul ifade edenClick to Search kabul ifade eden |
| concessive |
|
kabul olunabilmeClick to Search kabul olunabilme |
| admissibility |
|
kabul oyuClick to Search kabul oyu |
| acclamation, aye, ay |
|
kabul salonuClick to Search kabul salonu |
| presence chamber, chamber, reception room, hall, drawing room |
|
kabul töreniClick to Search kabul töreni |
| initiation, levee, rout |
|
kabullendirmekClick to Search kabullendirmek |
| convict |
|
kabullendirmemekClick to Search kabullendirmemek |
| (negative form of kabullendirmek) convict |
|
kabullenerekClick to Search kabullenerek |
| concededly |
|
kabullenmeClick to Search kabullenme |
| espousal |
|
kabullenmekClick to Search kabullenmek |
| accept, seize, settle for, concede, confess, give in, own, stand for |
|
kabullenmemekClick to Search kabullenmemek |
| (negative form of kabullenmek) accept, seize, settle for, concede, confess, give in, own, stand for |
|
kanunu kabul etmekClick to Search kanunu kabul etmek |
| to pass a law |
|
kefaleti kabul etmekClick to Search kefaleti kabul etmek |
| grant bail |
|
kendini zorla kabul ettirenClick to Search kendini zorla kabul ettiren |
| self assertive |
|
kendini zorla kabul ettirmeClick to Search kendini zorla kabul ettirme |
| self assertion |
|
kendini zorla kabul ettirmekClick to Search kendini zorla kabul ettirmek |
| impose oneself on |
|
kendini zorla kabul ettirmeye çalışmakClick to Search kendini zorla kabul ettirmeye çalışmak |
| thrust oneself into |
|
kesinlikle kabul etmemekClick to Search kesinlikle kabul etmemek |
| damn |
|
kiliseye kabul etmekClick to Search kiliseye kabul etmek |
| confirm |
|
kiliseye kabul töreniClick to Search kiliseye kabul töreni |
| confirmation |
|
kişiliğini kabul ettirmekClick to Search kişiliğini kabul ettirmek |
| win one`s spurs |
|
köpeğin duası kabul olsaydı gökten kemik yağardıClick to Search köpeğin duası kabul olsaydı gökten kemik yağardı |
| If scoundrels were to run the world, it´d be an uninhabitable place |
|
kutsal kabul etmekClick to Search kutsal kabul etmek |
| enshrine |
|
memnuniyetle kabul etmekClick to Search memnuniyetle kabul etmek |
| be sold on |
|
mukayese kabul etmezClick to Search mukayese kabul etmez |
| beyond compare |
|
oybirliği ile kabul etmeClick to Search oybirliği ile kabul etme |
| a solid vote |
|
oylama ile kabul etmekClick to Search oylama ile kabul etmek |
| vote through |
|
özür kabul edildiClick to Search özür kabul edildi |
| apology accepted |
|
postulat olarak kabul etmekClick to Search postulat olarak kabul etmek |
| postulate |
|
protesto ettikten sonra kabul etmeClick to Search protesto ettikten sonra kabul etme |
| supraprotest (senet) |
|
resmen kabul edilmekClick to Search resmen kabul edilmek |
| go through |
|
resmi kabulClick to Search resmi kabul |
| levee |
|
ses çıkarmamak kabul etmektirClick to Search ses çıkarmamak kabul etmektir |
| silence gives consent |
|
sessiz kalmak kabul etmektirClick to Search sessiz kalmak kabul etmektir |
| silence gives consent |
|
seve seve kabul etmekClick to Search seve seve kabul etmek |
| grasp at |
|
tartışma kabul etmezClick to Search tartışma kabul etmez |
| beyond cavil |
|
tekrar kabul etmekClick to Search tekrar kabul etmek |
| readmit |
|
üyeliğe kabulClick to Search üyeliğe kabul |
| affiliation |
|
üyeliğe kabul edilmişClick to Search üyeliğe kabul edilmiş |
| initiated |
|
üyeliğe kabul etmekClick to Search üyeliğe kabul etmek |
| affiliate, initiate |
|
üzgünüm kredi kartı kabul etmiyoruzClick to Search üzgünüm kredi kartı kabul etmiyoruz |
| Sorry we don`t accept credit cards |
|
vatandaşlığa kabul etmeClick to Search vatandaşlığa kabul etme |
| enfranchisement |
|
yeniden kabul edilmeClick to Search yeniden kabul edilme |
| readmission |
|
yenilgiyi kabul edenClick to Search yenilgiyi kabul eden |
| defeatist |
|
yenilgiyi kabul eden kimseClick to Search yenilgiyi kabul eden kimse |
| defeatist |
|
yenilgiyi kabul etmeClick to Search yenilgiyi kabul etme |
| defeatism |
|
yenilgiyi kabul etmekClick to Search yenilgiyi kabul etmek |
| buckle |
|
yurttaşlığa kabulClick to Search yurttaşlığa kabul |
| naturalization |
|
zorla kabul ettirmeClick to Search zorla kabul ettirme |
| indoctrination, obtrusion |
|
zorla kabul ettirmekClick to Search zorla kabul ettirmek |
| dictate, drub smth. into smb., obtrude, push |
|